Propaganda teknikleri
Sosyal Psikoloji yeni bilim dallarından
biri olsa da çalışma alanları insan ilişkilerini incelediği için günümüzde
sosyal psikolojinin ortaya koyduğu yöntem ve yaptığı araştırmalar sonucunda
elde ettiği veriler kapitalizmin (gerek reklamcılık gerekse iktidarı ele
geçirme ve iktidarlarını koruma açısından) en önemli silahlarından biri
arasında yer almaktadır.
Birçoğu sosyal psikoloji bilimi
tarafında temellendirilen ve sosyal psikolojinin de önemli çalışma alanlarından
biri olan "propaganda" olgusunun sadece ufak ve göze çarpan kısmını
inceleyelim.
Propaganda içerikli verilerin ve
iletilmek istenilen mesajın, alıcıya hangi araçlar vasıtası ile aktarılıp
ulaştırılacağı çok önemlidir. Bununla birlikte bilgi dağılımı stratejileri
sadece propaganda mesajı ile birleştikleri zaman propaganda strateji olur aksi
taktirde yani iletilmek istenen propaganda içeren mesajın nasıl iletileceği
doğru belirlenemezse propaganda pek bir işe yaramaz.
Bu mesajları tanımlamak, mesajların
hangi yollardan yayıldığını çalışabilmek için şarttır. Bu yüzden propaganda
oluşturmak için aşağıdaki teknikleri bilmek gereklidir:
·
Korkutma, korkulardan beslenme: Korkuya başvurma
insanlar üzerinde korku yaratarak mesajı alan kişide beklenen davranışın ortaya
çıkması sonucu destek sağlamayı hedefler. Örneğin, İsrail
karşıtlarının "İsrail devleti ortadan kaldırılmalıdır" sözleri
kullanılarak Yahudi Halkını yok etmeyi amaçladığını düşünülebilir. Burada
amaç Yahudi Halkına koku salma uslüyle anti siyonist yapılar yandaş toplama
hedefi taşırlar.
·
Bir otoriteye referans: Bir fikri, görüşü
veya hareket planını desteklemek için bir otorite veya makam sahibini referans
vermek. Buna örnek olarak da Tayip erdoğanın dindar bir toplum olduğu düşünülen
Türkiye Toplumu için çokça dini referanslara (ayet, hadis Hz. Muhammed'in
Sözleri) başvurduğu verilebilir.
·
Tren etkisi: Hedef kitleye "herkes bunu
yapıyor" diyerek mesajı alanda beklenen davranışı (beklenen davranış
kendisine oy vermek olabilir). ortaya çıkması amaçlanır. Bir çok kişinin
bilmediği bir bir şeyden bahsetmek yeri gelmişken uygun olacaktır;
"herkes", "birçoğu", "bazıları" gibi ifadeler
belirsizlik ve muğlaklık içerdiğinden ötürü kafa karıştırıcı niteliklerinden
dolayı "hipnotik dil kalıpları" arasında yer alır. Kafası karışan
kişi anlık da olsa sağlıklı düşünemeyeceği için kendisine iletilen mesajı fark
etmeden bilinç altı alır ve kabul eder. Çünkü kafası karışık olan kişinin
bilinci o anda başka şeylerle (muğlaklığı ortadan kaldırmaya ve o
"herkesin" tam olarak kim olduğunu düşünüyor olacaktır) meşguldür ve
bilinç-sorgu duvarı etkisizdir.
·
a)Kalabalığa katıl: Bu teknik insanların kazanan tarafta olma dürtüsünü
kullanır. İnsanların çoğu haklı, haksız veya doğru, yanlış ayrımı yapmadan
kalabalığın, çoğunluğun yanında olmayı tercih eder. Bu davranışın temelinde
insanın sosyal bir varlık olması içgüdüsü vardır. Bu teknik hedef gruba bunun
bir kitle hareketine döndüğü ve onların da katılmasının kendi çıkarlarına
olduğunu söylemeyi içerir.
·
b)Kaçınılmaz zafer: Trene henüz katılmamış olanlar, kesin zafere giden
yolda gidenlere katılmaya çağrılır. Hali hazırda trende olan veya kısmen trende
olanlara da kalmalarının en iyi hareket olduğu fikri verilmiş olur.
·
Doğrudan emir: Bu tekniğin kullanılmasında emri veren
Figürün otoriteye başvuruyor olması etkiyi artırır. Tayip Erdoğan'ın sıkça; ben
bu ülkenin "BAŞBAKANIYIM" ifadesi buna en güzel örnektir. Başbakan ve
başbakanlık makamı bir otoriteyi temsil eder, bireysel farklılık ne olursa
olsun makamdan ötürü bu makamda olan kişinin dediğinin doğru olduğu ve iteat
edilmesi vurgusu öne çıkar." Doğrudan emir karar verme sürecini
basitleştirmeyi amaçlar. Propagandacı resimler ve kelimeler kullanarak
dinleyicilere tam olarak ne yapmaları gerektiğini söyler. Diğer olası
seçenekleri ortadan kaldırır. Emri vermek için otorite figürleri kullanılabilir
ama şart değildir.
·
Reddin elde edilmesi: Tekniğin amacı, bir düşüncenin yada
eylemin nefret edilen, korkulan, onaylanmayan veya küçük görülen bir grupta
popüler olduğu fikrinin ve imajının verilmesiyle bu düşünce yada eylemin kabul
edilmeyip bilakis reddedilmesini sağlamaktır. Dolayısıyla eğer mesajı alması
istenen kitle, nefret edilen veya küçük görülen bir grup insanın da aynı fikri
savunduğuna inandırılırsa hedef kitle bu görüşü terk eder. Gezi eylemleri
sırasında "marjinal" lafını Recep Tayip Erdoğan'ın ağzından
düşürmemesi bundan ötürüdür. Hakkını arayan veya haksızlığa karşı çıkan ve bunu
eylemsel şekilde ifade eden kesimler marjinal olarak imajine edilip tanımlanmış
ve toplumun bu eylemlere ve hak arayışlarına katılmaması beklenmiştir.
·
Işıltılı genellemeler: Parlak genellemeler
bilgi veya akıl yürütme gerektirmeden kabul edilmesini sağlamak için yüksek
değer taşıyan olgular ve inançlarla ilişkilendirilmiş, yoğun, duygusal olarak
çekici sözlerdir. Herkesin istisnasız doğru olarak düşünerek değil duygusal
olarak inandığı olgular üzerinden yürütülür. Vatan sevgisi, bayrak; barış,
özgürlük, onur, v.s. gibi duygulara ilişkilendirilir. Sözler muğlak ve herkes
için başka bir manaya gelebilecek olsa da anlamları hep olumludur: Ülkedeki
gelir grubunun arttığı, istikrarın süregeldiği, ülkenin dünyada saygın bir
kimliğe kavuştuğu propagandasını Tayip Erdoğan sürekli yapmaktadır.
·
Rasyonalizasyon: Demagoji olarak da bilinir. Saçma
sapan şeyler dahi bireyler veya gruplar tarafından tartışılır hale getirilip
davranış veya inançları bazı genellemelerle akla uydurma çabasıdır. Muğlak ve
hoş sözler genellikle böyle hareket ve inançları haklı göstermek için
kullanılır.
·
Kasıtlı muğlaklık: Propagandaya maruz kalan kesimlerin
olgulara kendi fikirlerini katmaları veya en azından böyle düşünmelerini
sağlamak için muğlak genellemeler yapılır, bu tarz ifadeler mesaj içeriğinde
çokça kullanılır. Amaç kitleyi gerçekliğini analiz etmeden veya uygulanabilirliğini
veya mantıklı olup olmadığını sorgulayıp incelemeden bazı belirsiz sözlerle
harekete geçirmektir.
·
Transfer: Aynı zamanda ilinti kurma olarak da
bilinen bu teknik, bir birey, grup veya bir değerin iyi veya kötü özelliklerini
bir diğerine hedef kitleye kabul ettirmek veya reddettirmek için aktarmaktır. Bu teknik genellikle suçu
problemin bir üyesinden diğerine transfer etmek için kullanılır. Gene gezi
olaylarında protestoların “faiz lobisi” tarafından yaptırıldığı yalanı
buna en güzel örneği oluşturur.
·
Nedeni aşırı basitleştirmek: Sosyo-politik ve
ekonomik yada askeri sorunların karmaşkılık halinin bilinen genellemeler
yoluyla izahını yapmak ve sorun ve problemlerin gerçek nedenlerini göstermemek
üzerinde kurgulanan bir tekniktir.
·
Sıradan vatandaş: Sıradan Vatandaş-Sokaktaki adam
yaklaşımı propagandacının görüşünün sokaktaki adamın sağ duyusu tarafından da
desteklendiğini göstermek amacı taşır. Hedef kitlenin güvenini kazanmak için
gayri resmi bir havada ve tarzda sunulur. Propagandacılar sokak dili ve
davranışı kullanarak kendi görüşlerinin ortalama bir kişinin de görüşü olduğu
izlenimi verir.
·
Tanıklık: Tanıklıklar alakalı veya alakasız
alıntılardır. Özellikle bir kişiyi, politikayı, hareketi veya programı
desteklemek veya yermek için söylenmiş sözlerden yapılan alıntılardır. Alıntı
yapılan kişinin (uzman, halk tarafından saygı duyulan bir kişi v.b.) şöhreti
sömürülür. Tanıklık saygı duyulan bir kişinin propaganda mesajına resmi
desteğini içerir. Bu hedef kitlenin kendini bu saygı duyulan kişi ile
özdeşleştirmesi ve onun fikirlerini kabullenmesi amacıyla yapılır.
·
Damgalama: Bu teknik propagandanın hedefini
nefret edilen veya istenmeyen bir şeyle damgalayarak onun hakkında bir önyargı
oluşmasını sağlamayı içerir. Gezi eylemleri sırasında eylemcilerin “kutsal mekânlara”
ayakkabıyla girdiği veya buralarda içki içtiği, başörtülü bir kadına eylemciler
tarafından saldırıldığı yalananı hatırlayacağınız gibi Recep Tayip Erdoğan
tarafından uydurulmuş ve gezi eylemcileri dinsizlik Damgalanmaya çalışılmıştır.
·
Günah keçisi: Suçu aslında suçlu olmayan bir kişiye
veya gruba atmak. Böylece gerçekten suçlu olanlar korunur veya sorunun çözümüne
harcanacak çabalardan dikkat başka yere çekilir. Buna örnek olarak da 17 Aralık
operasyonunda suçlunun paralel yapılar Fetullah Gülen ve cemaati vurgusu tamda
bu tür propaganda türüne örnek teşkil eder.
·
Erdem sözleri: Bunlar bir kişi veya konuya başlandığı
zaman hedef kitlede olumlu bir imaj sağlayacak sözlerdir. Barış, mutluluk,
güvenlik, akıllı liderlik, özgürlük v.b.
·
Sloganlar: Slogan kısa, çarpıcı bir söz veya
cümledir. Damgalama içerebilir. Slogan haline getirilmiş fikirler ikna
edicidirler.
·
İfade edilmemiş kabuller: Bu tür propaganda
mesajınız açıkça ifade edildiği takdirde kabul görmeyecekse kullanılır. Bunun
yerine mesaj sürekli farz edilir veya kabul edilir. Örneğin Tayip Erdoğan’ın
Amerika ve İsrail’in işbirlikçisiyim demek yerine Büyük Orta doğu Projesinin Eş başkanıyım demesi gibi.
Propagandanın yayılması için teknikler
Propagandayı yaymak için kullanılan
yaygın yöntemler arasında haberler, hükümet raporları, tarihin tekrar
yazılması, uydurma bilim, kitaplar, broşürler, propaganda filmleri, radyo,
televizyon ve posterleri sayabiliriz. Radyo ve televizyonda propaganda
haberlerde, güncel olaylarda, konuşma programlarının içinde veya reklam olarak
yer alabilir.
Yorumlar
Yorum Gönder